Adnan Kalkan - Yazar-Aile Danışmanı

Adnan Kalkan - Yazar-Aile Danışmanı


Çocuklara Sınırlar Nasıl Öğretilmeli?

28 Kasım 2023 - 09:47

Değişen maddi kültür manevî kültür değişimini de beraberinde getirmiştir. Bu manevî kültür değişiminden ebeveynlik de etkilemiştir. Diğer taraftan sosyal medya başta olmak üzere özgürlük adı altında çocuk ve gençlere sınırsız dvranış alanı sağlanmaya veya pompalanmaya çalışılmakta ve sınırları olmayan gençler yetişmektedir. Bu da toplumsal alanda hak ihlalleri ve sosyal sorunları beraberinde getirmektedir.
Bir insanın sınırlarının başladığı yerde diğer insanının sınırları biter. Bu anlayış insanın kendini haz ve ayartılarının önüne geçmektedir. Aksi halde sınır konulmayan bir gençlik freni patlamış araç gibidir. Önüne geleni yıkar geçer.
Gerek çocuk ve gencin kendisi gerekse toplumsal huzur için gerçekçi sınırlar koymak ve kendisini buna ikna ederek alıştırmak gerekir. Ama nasıl?

Çocuklara sınırlar konulurken şu noktalara dikkat etmek önemlidir:

1. Net ve Anlaşılır Olmalı: Sınırlar açık, net ve anlaşılır olmalıdır, çocuklar için karışıklık oluşturmamalıdır. Anladığı dilden, anlayacağı yaşa uygun olmalıdır.

2. Gelişimine Uygun ve Gerçekçi Olmalı: Sınırlar çocuğun yaşına, gelişim seviyesine ve yeteneklerine uygun olmalıdır. Aynı zamanda gerçekçi olmalıdır, çocuğun başarabileceği hedeflere odaklanmalıdır. Yaşına uygun olmazsa veya halihazırdaki gelişimin düzeyine uygun olmazsa uyamaz. Sınırları çiğnediği takdirde ise sınırları aşmak onun için sıradanlaşacaktır. Hatta alışkanlık haline getirecektir.

 

3. Tutarlılık Önemlidir: Sınırların uygulanması tutarlı olmalıdır. Çocuklar benzer davranışlar karşısında aynı tepkiyi beklerler. Aynı davranışa aynı tepki verilmemesi tutarsızlık meydana getirir. Tutarsızlık çocuğun davranış kazanmasına zarar verir.

 

4. Olumlu Pekiştirme: İyi davranışlar karşısında olumlu pekiştirme kullanmak, çocukların sınırlara uymasını teşvik eder. Pekiştirme davranış kazandırmada etkisi büyüktür. Bir davranış ne kadar fazla pekiştirilse o derece hızlı öğrenilir. Olumlu pekiştirilmeyen davranışlar ise söner yani kaybolur.

5. Açıklama ve İletişim: Çocuklara sınırları neden belirlediğimizi anlatmak ve onları buna ikna etmek önemlidir. İletişim kurarak çocukların sınırları anlamalarına yardımcı olunmalıdır. Neden konulduğu belli olmayan sınırların davranışa dönülmesi zordur. Çocuğun sınırları anlaması ve benimsemesinde amaç açıklanmalı ve etkili iletişim ile çocuğa anlatılmalıdır.

6. Esneklik Gösterme: Bazı durumlarda esnek olmak ve çocuğun gelişimine uygun yeni sınırlar belirlemek önemlidir. Esneklik taviz vermek anlamı taşımaz. Mükemmelliyetçilik psikososyal hastalığının en etkili çözümlerinden biridir, esneklik. Çocuk sınırları istenen düzeyde öğrenmesini sağlamak için söz konusu sınırları uygularken gözlem yapılmalı ve çocuğun zorlandığı durumlarda esnek müdahaleler yapılmalıdır.

7. Model Davranış: Ebeveynler, çocuklara istedikleri davranışları göstererek örnek olmalıdır. Çocular somut gelişim alanında iken onlara sadece “yap, et” gibi konutlarla sınırları ve davranışları öğretmek zordur. Amaçlanan sınır ve davranışlar çocuklara model yoluyla daha sağlıklı öğretilebilir. Siz yaparak ona gösterebilirsiniz veya yapanı izletebilirsiniz. Diğer taraftan sınırlar en etkili şekilde ortamda öğretilir. Bu sebeple çocukları sosyal ortamlarda yaşına ve gelişimine uygun ortamlarda bulundurmak faydalı olacaktır.

 

8. Değer ve Destek: Sınırlar koymak, çocuğa değer ve destek vermekle birleştirilmelidir. Çocuğun duygusal ihtiyaçlarını anlamak da önemlidir. Çocuğa değer vermek, ona istenen davranışları kazandırmayı kolaylaştırır. Diğer taraftan değerlerimiz ile sınırları oluşturmak da çok önemlidir. Her toplumun kendine has yaşam sınırları olur. Kendi milli ve manevi değerlerimizin gerektirdiği sınırları çocuklarımıza öğretmeli ve bu değerleri öğrenmeleri için onları desteklemeliyiz.
Sınırlar kimlik ve kişilik alanında da büyük önem ifade eder. Sınırlarını bilen çocuk hem psikolojik sağlamlığı daha yüksek olur hem sosyal ortamda daha kabul görür. Aksi halde sürekli kendisi ve toplumla problemli olur. Sınırlar doğuştan itibaren fıtratına uygun şekilde verilmelidir. Anne babalar başta olmak üzere eğitimciler sınırların öğretiminde emek sarf etmelidir. Sağlıklı bir nesil, huzurlu bir toplum için sınırların öğretimi şarttır. Ne demiş büyüklerimiz haddini bilen Rabbini bilir.
Adnan Kalkan
[email protected]
Twitter: @adnankalkan01
YouTube: Adnan Kalkan

Reklam

YORUMLAR

  • 0 Yorum