İzzet IRMAK

İzzet IRMAK


PAYLAŞMAK GÜZELDİR

21 Mayıs 2024 - 14:42

PAYLAŞMAK GÜZELDİR

Çok küçüktüm. Yaz mevsimi olduğunu hatırlıyorum. Dedem, içerde uzanmış, uyukluyordu. Biz de komşu çocuklarıyla, bahçedeki kayısı ağaçlarının altında, oyunlar oynuyorduk. Birden kapının önünde üç adam belirivermişti.

Seslenmeleri ile dedemin kapıya çıkması bir olmuştu. Bir yandan oyun oynarken kulak misafiri de olmuştuk.

“Top attı, iflas etti, battı…” gibi kelimeler kullanıyorlardı. Kötü bir şey olduğu belliydi. Kelimeler bizim için çok bir şey ifade etmiyordu.

Dedem bizi çağırdı. Yanına koştuk. Ağılın kapısına vardık. Kapıyı açtı, içeriden epey büyümüş bir oğlak seçti. Beraber çekip getirdik. Adamlara verdik.

Dedem onlara yardımcı olmamızı söyledi. Birlikte komşuya kadar götürdük. Meğerse onlar da bir koyun ayırmış. Adamlar, bu hayvanları kamyonete yüklediler. Kamyonette birkaç hayvan daha vardı.

Bu işe şaşırmıştık. Sonradan öğrendik ki komşu köyde bir adam, hayvan ticareti ile uğraşırken, batmış. Elde avuçta bir şey kalmamış.

Kendi köyünün önde gelenlerinden iki kişiyle beraber, ev ev gezip yardım topluyorlarmış.

Sonraki yıllarda da bu geleneğin defalarca uygulandığını gördüm.

Biri zor durumda kalsa çevre köyler de dâhil komşular, akrabalar olaya el atar, ona yardımcı olurlardı.

Alacaklısı kapıya dayanan adama para toplandığını da gördüm, el birliği ile kendisine iki göz ev yapılarak içi doldurulan gariban da…

Diyebilirim ki; dedemi en mutlu gördüğüm zamanlar, bu zamanlardı. Birine yardım etmenin insana garip bir mutluluk verdiğini ilk onda görmüştüm.

Sanırım, onların neslinden sonra da bitti bu mutluluk.

Çocukluğumda, köydeki herkesin yaşam şartları üç aşağı beş yukarı aynıydı. Zengini de fakiri de aynı şartlarda yaşıyordu. İyi günde kötü günde aynı ortamı paylaşıyordu.

Ya şimdi?

Aynı köylülerin bir kısmı villalarda yaşarken, bir kısmı olabildiğine sefalet içinde yaşamaya devam ediyor.

Kulağında tutup ihtiyaç sahibine verilecek bir oğlak da yok köyde, varsa bile o oğlağı verecek yürek de…

İnsanın en büyük hedefi mutlu olmak değil midir? Neden mal sahibi olmak isteriz? Mutlu olmak için değil mi? Yahut da bizi mutlu edecek imkânlara kavuşmak için değil mi?

Son yüzyılda insanlığın en büyük hatası bu oldu galiba. Mutluluğun en fazla, aracı olabilecek parayı, mutluluğun kendisi sandı.

Onun için, bunca varlık içinde; yüzler asık, endişeler yüksek, huzursuzluk had safhada.

Savaşlar, davalar, şikâyetler bitmiyor. Korona, deprem, dünyayı sarsan bir ekonomik krizler geldi de biraz düşünmeye fırsatımız oldu. Biraz diyorum çünkü hepsini unuttuk bile. 

Şüphesiz bugün de  iyi işlerle uğraşanlar var. Garibe, mazluma, muhtaca el uzatanlar var ama bu durum, toplumun genel bir kaidesi olmaktan çıktı maalesef.

Her şeye rağmen umudu diri tutmakta fayda var. Dünya bizim. Dünya hepimizin. Yardımlaşarak ve paylaşarak büyürüz. Yarımlaşalım ve paylaşalım. Sevgiyi, umudu, varlığı, yokluğu ve bütün güzellikleri. 

İzzet Irmak

Reklam

YORUMLAR

  • 0 Yorum