Derin Gerçekler
Yeni papa, Kasım başında İznik’de olacak..
Biz konuyu yine sıradan bir olay gibi ve daha çok da politik açıdan tartışacağız.
Rusya ve ABD açısından yorumlamaya çalışacağız.
Çünkü ne derinlemesine bir Hristiyanlık bilgimiz var, ne de ortodoksluğu biliyoruz.
Bizansı, Doğu Romayı da çok iyi bilmiyoruz!
TeoPolitik açıdan aslında hali pür melalimiz ortada. Patrikhanenin ekümenikliği ve Heybeliada ruhban okulu seviyesinde tartışıyoruz konuyu.
Mesela, kaç kişi Aramice bilir bu memlekette?
Ya da Anadolu'daki kadim diller konusunda bir çalışmamız var mı? Teolojik açıdan bu coğrafyadaki mirasın bir envanterine sahip miyiz?
Ne Helen'i biliriz, ne de Yunan'ı.
Yunan deyince de “Kahbe Yunan, Yunan mezalimi” o kadar. Zaten rakıyı içince anlıyoruz, Yunanla ''kardeş'' olduğumuzu. Yetmez mi?
Rum’u da bilmeyiz. Trekleri de bilmeyiz, Mekadonları da, Grekleri de.
Vatikanın doğuşunda ''bizim'' Tarsus'lu Saul'ün Antakya macerası, Şam macerası, Konya, Ankara, Ege'de 7 kilise, Selanik ve Kayseri ziyaretlerini kim bilir. Ve sonra Rodos, Girit, Malta üzerinden Roma'ya uzanan bir yolculuk.
Vatikan arşivleri, aslında bir sömürge mirasıdır.
Beyaz adam gittiği yerlerden sadece altın, gümüş, elmas, ipekli, baharat getirmedi, el yazması eserleri de getirdi.
El aletleri, makinalar da getirdi. Onları takıp takıştırıp sanayi devrimi diye sundular.
Batıdaki Ronesans'ın arkasında sadece Endülüs ve Timbuktu değil, bu büyük uygarlık soygunu da var. İşte Vatikan arşivi bunların toplamı demek.
Şimdi bu mirasın sahibi papa Türkiye'ye geliyor.
O'na bu mirası sormak gerek.
O'na Aya Gorgi, Aya Sotri, Aya Ayaniyi sormak gerek. O'na derviş Nikola'nın çalınan kemiklerinin Bari’de ne işi var, onu sormak gerek. Bu arşivin insanlık için ne zaman açılacağını, dijitalize edilerek ortak paylaşıma açılıp açılmayacağını sormak gerek.
Papa Francis öldüğünde, bazı internet sitelerinde Vatikan arşivleri konusu tartışılmıştı. O tartışmalardan o gün aldığım notları, bugün sizinle paylaşmak istiyorum. Aşağıda bu tartışmalardan özet kesitler bulacaksınız:!
Ancak pek çok kişi Vatikan'ın dünya tarihini içeren 50 milden fazla yeraltı arşivine sahip olduğunu bilmiyor.
Bunu bir düşünün... 50 mil. Ve bu bir komplo teorisi değil.
Vatikan'ın Gizli Arşivleri gerçektir ve dünyanın en ünlü dini ve kültürel yerlerinden biri olan Vatikan'da yer almaktadır.
Bu arşivler 53 mil raf boyunca uzanır ve 35.000 cilt katalog içerir.
1.200 yıldan daha eski belgeleri barındırırlar.
"Gizli Arşivler" ismi gizemlerine gizem katıyor ve insanların gizli sırları veya karanlık hikayeleri düşünmesine neden oluyor.
Dizinler herkese açık olmadığı ve erişim belirli akademisyenlerle sınırlı olduğu için birçok kişi arşivlerin şok edici veya hatta garip şeyler barındırdığını düşünüyor. Hatta bazıları Vatikan'ın orada uzaylıları sakladığına inanıyor!
Ama gerçekte, arşivlerin aslında "gizli" olması amaçlanmamıştır.
"Gizli" kelimesi, aslında "özel" anlamına gelen Latince bir kelime olan secretum'dan gelir.
Bu arşivler her zaman Papa'nın resmi belgelerini, mektuplarını ve önemli Kilise kayıtlarını saklamak için tasarlanmıştı.
İçeride, bazıları 700'lere kadar uzanan Kilise'nin en değerli tarihi belgelerinden bazılarını da bulacaksınız.
Uzun bir süre, din bilginleri bile bunları okuyamadı. Bu durum, ileri görüşlü bir Papa olan Papa XIII. Leo'nun 1881'de arşivleri araştırmacılara açmasıyla değişti. O zamandan beri, belgeler hem Kilise'nin hem de daha geniş dünyanın hikayesini anlatmaya yardımcı oldu.
Vatikan'ın Gizli Arşivleri'ndeki en önemli belgelerden biri dinsel tarihin gidişatını değiştirdi. Katolik Kilisesi'nin Martin Luther'i kovduğunu gösteren resmi belgedir. Luther, Protestan Reformu'nu başlatan ünlü 95 Tez'ini yazarak Kilise'ye meydan okuyan bir Almandı. Buna karşılık Papa Leo X, Luther'i resmen aforoz eden Decet Romanum Pontificem adlı bir bildiri yazdı. Bu, Luther'in kendi kilisesini kurmasına izin verdi ve bugün hala dünyayı etkileyen Hristiyanlıkta büyük bir bölünmeye sebep oldu.
Arşivlerdeki bir diğer ilgi çekici belge Chinon Parchment'tir.
Haçlı Seferleri sırasında sapkınlık gibi suçlarla suçlanan Katolik bir askeri grup olan Tapınak Şövalyeleri'nin yargılanmasını kaydeder.
Parchment çok büyüktür - bir yemek masası büyüklüğündedir - ve bir dosyalama hatası nedeniyle yüzlerce yıl boyunca kaybolmuştur.
2001'e kadar yeniden keşfedilmemiştir, diğer kağıtlarla birlikte bir kutunun içinde saklıdır.
Bulunduğunda, düzgün bir şekilde sıralanmış ve araştırmacıların kullanımına sunulmuştur.
Vatikan, Chinon Parşömenini 2007'de kamuoyuna açıkladığında şaşırtıcı bir şey ortaya çıktı: 1308'de Papa Clement V, Tapınak Şövalyeleri'ni sapkınlıktan temize çıkarmıştı. Bu yeni bilgi, grubun yüzyıllardır zarar görmüş olan itibarının yeniden kazanılmasına yardımcı oldu. Tüm bu belgeler ve daha fazlası Roma'daki Vatikan Kütüphanesi'nin yakınındaki özel bir yerde saklanıyor.
Arşivler düzenli raflar ve okuma odaları içeriyor, ancak hassas malzemeleri korumak için yeraltı yangına dayanıklı bir sığınak da var.
Hatta din adamlarının tarih öğrenmesi için bir okul bile var ve Vatikan olduğu için tadını çıkarabileceğiniz kutsal sanat eserleri de var. Arşivlere erişim herkese açık değil. Sadece dikkatlice onaylanmış akademisyenlerin girmesine izin veriliyor.
Yine de Vatikan son yıllarda biraz daha açık hale geldi. 2010 yılında gazetecilerin ilk kez ziyaret etmesine izin verildi; kısmen Dan Brown'ın Melekler ve Şeytanlar kitabından sonra halkın ilgisi nedeniyle. 2012 yılında Vatikan, arşivlerin 400. yıldönümü için en önemli belgelerinden bazılarını sergileyen bir kamu sergisi düzenledi. Papa Francis, 2019'da Vatikan'ın Papa Pius XII arşivlerini açacağını duyurdu. Pius'un seçilmesinin 80. yıl dönümünü onurlandıran bir etkinlikte Francis, "Kilise tarihten korkmuyor." dedi.
''UFO'lar İncil'de yer alır ve büyük bir gelecekteki olayın anahtarını elinde tutabilir.'' Temsilci Burchett ve Temsilci Burlison, UFO'ların Tanrı tarafından gönderilen 'melekler' olabileceğini iddia ediyorlar çünkü gözlemlerin İncil'deki yazıtlarla tutarlı olduğunu söylüyorlar..
Bu konuda anlatılan bir çok hikaye var.
Bugünlük bu kadar?
Vatikan arşivlerinin labirenlerinde nice geçmişe ait derin bilgiler var.
İnsanlığın derin tarihi ile ilgili bilgiler, komplolar ve daha nice bilgiler.
Kim bilir, belki bir gün bu arşivler de açılır, Epstein belgelerinin bile gizlendiği bir dünyada bu belgeler belki de hiç açıklanmayacak. Ama elbet bir gün mutlaka, din gününde hepsi ortaya çıkacak.
Gizlenen belgelerde, bize dair bir çok gizli gerçekler de var.
Biz derken, Osmanlı dönemindeki sınırlarımızı düşünün.
Selam ve dua ile.
YORUMLAR