Bugün tam farklı bir gündem konusu ile karşınıza çıkmaya hazırlanırken, üstelik her zaman olduğu gibi yazımın ana taslağını kafamda tasarlamış ve hazırlanmış iken “Cami Duvarına Bevl Eden Bir Kelp” nedeniyle yazımın konusunu değiştirmek durumunda kaldım.
Sultan Alparslan Han Anadolu topraklarını yurt edindiği tarihten itibaren farklı sebeplerle Küfür Orduları ile karşı karşıya kalmak durumunda kaldık.
Kadim Medeniyetimiz, Peygamber Ocağı olarak tabir edilen ordusu ile “Çağ Açıp Çağ Kapatan” bir millet olarak her daim yedi düvelin saygısına mazhar olmuştur.
Feth ettiği coğrafyalarda hiçbir milletin can ve mal güvenliğine müdahil olmadığı gibi İnanç ve Kültürleriyle yaşamlarına devam etmelerinin teminatı olmuştur. Öyle ki bu şefkat ve merhamet dolu tutumu nedeniyle milyonlarca insanın İslam ile müşerref olmalarına vesile olmuşlardır.
Bu sayede fetih edilen coğrafyaların insanlarının gönülleri de İslam Kültürü ve Hoşgörüsüyle fethediliyordu.
Bu nedenle asırlar boyu hüküm sürdüğü başta Avrupa ve Kuzey Afrika Coğrafyası olmak üzere huzur ve sükunet hakim oldu. Bırakın kavga gürültüyü basit ve adi suçlar dahi yok denecek seviyelere düştü.
Buna mukabil yine Ortaçağ Avrupa’sında Roma Katolik Kilisesi öncülüğünde Hristiyanların Kutsal Toprakları olarak gördükleri Kudüs ve Çevresini Müslümanlardan geri almak için yapmış oldukları sekiz Haçlı Seferi ve Kilise tarafından gerçekleştirilen birçok saldırılar olmuştur.
Ecdad Osmanlı asırlar boyu hükmettiği coğrafyalara huzur getirirken Roma Katolik Kilisesi önderliğinde gerçekleştirilen Haçlı Seferlerinde çoluk çocuk demeden adım atılan tüm topraklar yakılıp yıkılmış adeta istila manzaraları sergilenmiştir.
Tıpkı bugün Siyonist İsrail’in Mazlum Filistin Halkına karşı yapmış olduğu soykırım misali!
İslam Fetih anlayışı ile Katolik Kilisesinin Haçlı Zihniyeti arasında ki en büyük fark burada ortaya çıkıyordu. İslam Hukuku Cihatta dahi Kadın ve Çocuğa karşı kılıç sallamamayı emrederken, Haçlı Zihniyeti Anne Karnındaki bebeği katletmeyi emretmiştir.
Ne hazindir ki her dönemde de İslam’ın bu hoşgörü ve merhamet anlayışı, tebasında bulunan milletler tarafından adeta suiistimal edilmek suretiyle ihanete dönüşmüştür.
Hristiyanlık Aleminde, Protestan Reformunun başlangıcı ile 1517-1712 yılları arasında büyük bir mezhep dahası Din Savaşları yaşanmıştır. Tüm bu savaşlar olurken İslam’ın Sancaktarı olan Ecdad Osmanlı ise yeryüzünde yaşayacak bir tek toprak parçası bulamayan Yahudiler başta olmak üzere farklı dinlerin mensuplarına kucak açmıştır.
Her şeyin yolunda gittiği böylesi huzurlu zamanlar sürekli hoşgörü ile bünyesinde barındırmış olduğu Gayrı Müslim Milletler tarafından isyanlar ve ihanetler ile sona erdirilmiştir.
Kısacası her daim olduğu gibi Merhametten Maraz doğmuştur!
Bu nedenle Küfür Tek Millettir Hadis-i Şerif’i her daim bizler için güzel bir uyarı ve yol gösterici olmuştur.
Sizin onlara karşı hoşgörünüzün ve anlayışınızın onlar katında hiçbir karşılığı olmadığını ise yine bir Ayeti Kerime ile hatırlayalım lütfen!
Bakara Suresi 120. Ayet: Sen onların dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hristiyanlar da senden asla memnun kalmayacaklardır.
Asırlarca Anadolu Topraklarında huzur ve güven içerisinde yaşayan bu milletler Düşman Ordusu saldırılarında komşularına ilk silah çekenler olmuştur.
Tıpkı Yunan Ordusu İzmir’e girdiğinde Müslümana Türk Komşularına silah çeken Rumlar ve Yunanlar gibi.
Cumhuriyet kurulduktan sonra da her ne kadar birçok ülke ile Nüfus Mübadelesi yapılmak suretiyle içimizde ki hain olan Gayrı Müslim topluluklar bu topraklardan gönderilmiş olsa da bir kısım Gayrı Müslimlerden içimizde kalmak suretiyle kendilerini gizleyenler de olmuştur.
Şimdi diyeceksiniz ki Haçlı Seferleri ile bugünün güncel gündemi ile alakası var?
Türkiye’nin her kritik ve kriz dönemlerinde ortaya çıkan sorunlara ve bu sorunları çıkaranlara baktığınız takdirde ne demek istediğimi gayet iyi anlarsınız.
Anadolu da çok feraset içeren sözler vardır! Otu çek köküne bak derler!
Bugün Adi ve Aşağılık bir şekilde sözde karikatür dergisi Leman’da yer alan ve Peygamber Efendimizi hedef alan çizimler muhakkak asırlar öncesinde içimizde saklanmış Gayrı Müslim Toplulukların peydahlamış olduğu İslam Düşmanı muhterisler tarafından yapılmıştır.
Müslüman Mahallesinde Salyangoz Satmak bedel gerektirir. Devletimiz ve Yargı muhakkak üzerine düşeni yapacaktır.
Ancak başka bir konu var ki onu belirtmeden geçemeyeceğim. Olası göstermelik bir ceza ile karşı karşıya kalınırsa o vakit bu millet tek gayesi İslam Düşmanlığı olan bu irinden beslenen güruha gereken cezayı vermesini bilir!
Bizlerin Hoşgörü ile içimizde yaşama hakkı verdiğimiz bu azınlıkların bir an evvel kendilerine çeki düzen vermeleri gerekir. Aksini tahayyül dahi edemiyorum.
Bu Kadim Milletinin sarhoşunun dahi söz konusu Kutsalları olduğu takdirde neler yapacağını 15 Temmuz gecesinde hep birlikte gördük!
Dolayısıyla Küfür Tek Millettir ifadesinin ne denli ispat ve doğruluk içerdiği bu olayda da karşımıza çıkmıştır.
Belli ki son yıllarda, Siyonist Rejimlerin temsilcileri tarafından yıpratılamayan Türkiye Cumhuriyeti içindeki Hain Rezervleri üzerinden test edilmektedir.
LEMAN Dergisi net bir şekilde Küfür Saflarını savunmuş ve en kutsallarımızdan olan Peygamber Efendimize dil uzatma cüretinde bulunmuştur.
Son sözüm ise CHP Genel Başkanı Özgür ÖZEL efendiye. Bugün itibarı ile benim nazarımda bırakın Liderliği, Siyasetçiliğini maalesef adamlıktan aşağı bir seviyeye inmiştir.
Maalesef hiç çekinmeden ve sıkılmadan LEMAN Dergisinin aşağılık paylaşımını bırakın kınamayı, utanmadan savunma pozisyonuna girmiştir. Ne denli ferasetten ve bu toplumdan uzak olduğunu da bir kez daha ispatlamıştır.
Her fırsatta toplum için tehdit oluşturan sapkın ve marjinal grupların yanında yer alan Özgür ÖZEL her geçen gün irtifa kaybetmektedir.
İzan yoksunu Özgür ÖZEL, farkında mı bilmiyorum ama LEMAN ile 3-5 serseriyi savunurken milyonlarca Anadolu İnsanını karşısına almıştır.
Özgür ÖZEL, uzun zamandır Anadolu İnsanı ile uzlaşma ve sempati kazanma noktasında ayağına gelen bu büyük fırsatı kaybetmiştir.
Net Bir Şekilde Safını Belirlemiştir!
Bu saatten sonra Özgür ÖZEL gibi düşünen ve savunanlarda benim nazarımda net bir şekilde KÜFÜR saflarındadır.
Kimse bu konuda sakın ola sağa sola kıvırmasın! Gün tarafını belirleme günüdür! Benim ülkemde huzur ve güven altında yaşayan soysuzlaradır bu sözüm!
Bu Milletin Kutsallarına saygı duymak zorundasınız! Tıpkı bizim sizin kutsallarınıza saygı duyduğumuz gibi!
Bu sizin her daim ağzınıza sakız ettiğiniz basit bir siyasi gündem konusu değildir.
Mesele sadece LEMAN denen paçavranın kapatılması da değildir. Bu hadsizliği tekrar edilmeyecek şekilde cezalandırmak meselesidir.
Bu milletin ne denli feraset sahibi olduğunu böylesi zamanlarda görebilirsiniz.
Selam ve Dua İle…
YORUMLAR