Gökmen CAN | Eğitimci | Sosyolog

Gökmen CAN | Eğitimci | Sosyolog


Aklıselim, Kalbiselim ve Zevkiselim

14 Mayıs 2025 - 21:13

Aklıselim, Kalbiselim ve Zevkiselim İnsanın İnşası Üzerine Sosyolojik, Felsefi ve Dini Bir Yaklaşım

Merhaba Dostlar!
Geçen hafta içinde Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ve Felsefe Branşı Müfredat Seminerine alındık. Eksik-fazla, iyi-kötü, doğru-yanlış tartışılır, oralara hiç girmeyeceğim. Hatta bunu söylemem bile fazladandı! Ben eğitimde uygulanmaya çalışılan bu modelin temel amacı olan “Aklıselim, Kalbiselim ve Zevkiselim İnsanlar Yetiştirmek” üzerine duyduğum beğeniyi dile getireceğim. Tabi, katılır katılmazsınız orasını bilemem. Ben sadece argümanları da dile getirip, örneklerle bu hedefin toplumumuza gerek dini gerek sosyolojik ve gerekse de felsefi açıdan kazandıracaklarına değineceğim.

İnsanın düşünce, duygu ve zevk dünyasının; akıl, kalp ve estetik duyuş gibi üç temel merkezde şekillendiğini görürüz. Bu merkezler, insani olgunluğun üç temel sütunu olarak; aklıselim (sağduyulu ve hikmetli akıl), kalbiselim (arındırılmış, temiz ve samimi kalp) ve zevkiselim (estetik, zarif ve ölçülü beğeni) kavramlarında somutlaşır. Bu üç erdemin kişi ve toplum üzerindeki etkisini sosyolojik, felsefi ve dini boyutlarıyla ele alarak sizlerle paylaşıyorum.

Aklıselim (Hikmetin ve Ölçünün Rehberliği)

  1. Felsefi Boyut (Düşünme, Hikmetini Kavrama)

Felsefi açıdan aklıselim, salt zekâ ya da entelektüel başarıdan öte, bilgelik ve doğruyu yanlıştan ayırabilme kudretidir. İsmini sayamayacağımız kadar çok düşünür, aklı erdemin temeline koymuş; “kendini bil” ilkesini, aklın ilk vazifesi olarak görmüştür. Aklıselim, tutkuların ve çıkarların değil, hakikatin rehberliğinde işleyen bir düşünme tarzını temsil eder. Bir filozof olan Epiktetos’un, efendisi tarafından zincire vurulmasına rağmen kendisine hâkim olması ve “Beni bağlayabilirsin ama düşüncelerimi esir edemezsin” diyerek tepki göstermemesi, aklıselim tavra örnek teşkil eder. Bu tutum, aklın öfkeye değil, ölçüye ve hikmete teslim olduğunu gösterir.

Dini Boyut

İslam dininde akıl, vahyin muhatabı ve sorumluluğun temelidir. Kur’an’da sıkça geçen “tefekkür”“tedebbür”“akletme” fiilleri, aklın inançla bütünleşmesini ifade eder. Gazali’nin ifadesiyle “akıl, şeriatın kandilidir.” Ancak bu akıl, nefsin ve hevânın hizmetinde değil; hikmetin ve adaletin hizmetindedir. İbrahim Aleyhisselamın yıldız, ay ve güneşi Rabb edinmeyip İlâh olarak Allah’a iman etmesi, aklıselim düşünce yapısına örnektir. Bu olay, aklın sorgulayıcı ve tevhidi hakikate ulaşma çabasını gösterir.

c) Sosyolojik Boyut

Toplumsal bağlamda aklıselim birey, kutuplaşmalardan uzak durur; sağduyusuyla barışı, adaleti ve ölçüyü temsil eder. Aklıselim insanların çoğaldığı toplumlar, kriz anlarında dahi istikrarı ve çözümü önceleyen toplumlardır. Bir mahallede iki grup arasında çıkan kavganın, yaşlı ve itibar sahibi bir kişinin “İki yanlış bir doğru etmez” diyerek arabuluculuk yapmasıyla son bulması, aklıselim tutumun toplumsal bir çatışmayı nasıl çözebileceğini gösterir.

Kalbiselim (Arınmış Kalbin İnşası)

a) Dini Boyut

Kalbiselim, Kur’an’da geçen bir kavramdır: “O gün ne mal fayda verir ne evlat, ancak Allah’a selim bir kalple gelenler müstesna.” (Şuara/88-89).

Kalbiselim, kin, kibir, riya, haset gibi manevi hastalıklardan arındırılmış; samimiyet, tevazu ve takva ile donanmış kalptir. Tasavvufta kalbin arınması, insanın Allah’ın rahmetine yaklaşmasındaki en önemli aşamalarındandır. Yusuf Aleyhisselamın, kendisine yıllarca zulmeden kardeşlerini affetmesi, kalbiselim bir tavrın dinî boyuttaki örneğidir. Bu davranış, kin gütmek yerine affetmenin manevi yüceliğini gösterir.

b) Felsefi Boyut

Felsefede kalp, duyarlılığın ve ahlaki vicdanın merkezi olarak görülür. Immenuel Kant’ın “ahlak yasasını içimde duyuyorum” sözü, kalbin sadece bir duygu merkezi değil, değer yargılarının kaynağı olduğunu da gösterir. Victor Hugo’nun “Sefiller” adlı eserinde, papazın Jean Valjean’a olan merhametli ve affedici tutumu, kalbiselim bir vicdanın edebi örneğidir. Bu davranış, Valjean’ın hayatını ve yönelimlerini tamamen değiştirmiştir.

c) Sosyolojik Boyut

Kalbiselim kişi, empati ve merhamet kapasitesi yüksek bir kişidir. Bu kişiler; ailede, okulda, sokakta barışçıl, uzlaştırıcı ve güven verici kişiler olarak öne çıkarlar. Kalbi hasta olan kişilerin çoğaldığı toplumlarda ise güven, sadakat ve samimiyet zayıflar. Bir okulda sürekli dışlanan bir öğrenciyi sahiplenen ve onunla arkadaşlık eden bir öğrencinin davranışı, kalbiselim tutumun genç bireyler arasında nasıl bir iyileştirici etkisi olabileceğini gösterir.

Zevkiselim (Estetik ve Ölçülü Zevkin Temsili)

a) Felsefi Boyut

Zevkiselim, insanın güzeli çirkin olandan ayırt edebilme yeteneğidir. Estetik duyarlılık, sadece sanat eserlerinde değil; davranışlarda, konuşmada ve yaşam tarzında da kendini gösterir. Antik Yunan’dan itibaren felsefe içinde ele alınan “güzel olanla iyi olan arasındaki ilişki” anlayışı, ahlaki ve estetik olanın iç içe geçtiğini ortaya koyar. Bir köy camisinin mimarisini tasarlarken hem sadeliği hem de yerel dokuyu gözeten bir mimarın eseri, zevkiselim anlayışının toplumsal ve kültürel ifadesidir diyebiliriz.

b) Dini Boyut

İslam estetik anlayışı, zevki nefsin arzusuna değil, ölçüye ve zarafete bağlamıştır. Peygamber Efendimiz Aleyhisselamın “Allah güzelliği sever” hadisi şerifi, İslam’ın estetik algısının aslında yaşamın her alanındaki temelini oluşturur. Zevkiselim insan; israftan, gösterişten ve abartıdan uzak durarak sadelik ve nezaketi yansıtır. Peygamber Efendimiz Aleyhisselamın, sade bir kıyafetle hutbe vermesi ama temiz ve özenli olmasına dikkat etmesi, zevkiselim anlayışın örneğidir. Bu davranış, gösterişsiz ama estetik bir duruşu temsil eder.

c) Sosyolojik Boyut

Zevkiselim kişi, toplumsal yaşamda uyum ve zarafetin temsilcisidir. Giyimi, konuşması, sosyal ilişkileri ölçülüdür. Bu tür kişiler, toplumsal estetiği ve ortak beğeni normlarını yükseltir. Zevksizliğin teşvik edildiği toplumlarda ise yozlaşma, görgüsüzlük ve gösterişçilik ön plana çıkar. Toplu taşımada yüksek sesle konuşmak yerine sessizce kitap okuyan veya müzik dinleyen bir kişi, zevkiselim bir sosyal davranış örneği sergiler. Bu tutum, kamusal alanda estetik saygının bir ifadesidir.

Aklı, Kalbi ve Zevki Selim İnsan Modeli

Aklıselim insan, doğruyu yanlıştan ayırabilir; kalbiselim insan, iyi ile kötüyü vicdanıyla hisseder; zevkiselim insan ise güzeli çirkinden ayırarak hayatına zarafet katabilir. Bu üç temel; bireyin kemâle ermesini, toplumun da medeniyet seviyesini belirler. Din, felsefe ve sosyoloji; bu üç gerçeğin insan ve toplum üzerindeki dönüştürücü gücünü farklı yönlerden açıklar. Dolayısıyla ideal insan modeli, yalnızca bilgiyle veya sadece duyguyla değil, aynı zamanda estetik bilinçle de inşa edilir.

Bu yolda yapılacak olan yenilikler, düzenlemeler ve her türlü hayırlı amellerde “Kadim Devlet, Estetik Kültür ve Sağlam İnanç” esaslı çalışmaların memleketimize ve insanımıza çok şey kazandıracağından şüphe duymuyorum. Bu uğurda yolumuz açık olsun. Âmin.

Kalın sağlıcakla…

Gökmen CAN 

Eğitimci Sosyolog 

Reklam

YORUMLAR

  • 0 Yorum