Editörden Notlar

Editörden Notlar

Editorial

HAK - BÂTIL SAVAŞI

17 Haziran 2025 - 11:37


Saldırıların, İran’ın nükleer programıyla ilgili müzakerelerin yoğunlaştığı bir dönemde gerçekleşmesi; Netanyahu hükümetinin herhangi bir meselenin diplomatik yollarla çözülmesini istemediğini, kendi çıkarları uğruna bölgesel istikrarı ve küresel huzuru riske atmaktan çekinmediğini göstermektedir.
 
İsrail’in saldırısının ilk gününden sonra medyada sıkça İran karşıtı yazılar gördük. Ancak İran’ın hızla toparlanarak etkili yanıtlar vermesi, bu "sahibinin sesi" yazar ve uzmanları sus pus etti. İran’a destek giderek artıyor.
 
Netanyahu, iktidarını sürdürebilmek uğruna halkını mahvediyor, sonunu hazırlıyor.
 
7 Ekim öncesinde yolsuzlukları ve yasa tanımaz uygulamalarıyla bütün İsrail ayaktaydı. Bugün uyguladığı vahşi soykırımla iktidarını sürdürüyor.
 
20 aydan beri Allah’ın bir günü bile rahat uyuyamayan, doyamayan, suya hasret Gazzelileri hiçbir şey bu kadar mutlu etmedi.
 
Var ol İran, var ol Yemen.
Allah (cc) sizi muzaffer eylesin.
 
Gazze seviniyorsa, sevinelim.
Gazze üzülüyorsa, üzülelim.
 
Bu arada güdümlü medyamız yine yaptı yapacağını.
İsrail’in Hedefiyle Bütünleşen Yazılar, yorumlar dopdoluydu.
 
Cumhuriyet yazarı Örsan K. Öymen, “İran’daki teokratik diktatörlük yönetiminin yıkılması elbette İran halkının yararınadır.” dedi. İran’ı, hükümete yakın mezhepçilerin yaptığı gibi emperyalist olmakla suçladı. ABD-İsrail emperyalizmine ses çıkarmayanlar, konu İran olunca “emperyalist” lafına sarılıyorlar.
 
T24’ten Mehmet Y. Yılmaz da İran’ı hedef aldı: “Böyle bir saldırının gerçekleşmesini mümkün kılan zaafın nedeni, İran’ın teokratik rejiminden başka bir şey değildir. (...) İsrail’in saldırısı, İran’daki teokratik devletin içinin ne kadar kof olduğunu bir kez daha görmemizi sağladı.”
 
Laiklik ve Türkiye’ye ders verme üzerinden İsrail’i savunmak ve o füzelerin yanında yer almak, işte böyle bir şey!
 
Sosyal medyada gazeteci Adelina Shista da “rejim çöküyor, halk geliyor” propagandası yapanlardan. Kendine “araştırmacı yazar” diyen Erkan Trükten de, “İran’da yakında laik devrim var” diyerek İsrail bombalarından medet umanlardan. Tarihçi Ramin Sadık, “İran’ın kaleminin kırıldığını” öne sürüyor. Emekli Tümgeneral Rafet Kılıç da, İran’daki yönetim biçiminin liyakatten uzak olduğunu söyleyerek benzer propagandayı sürdürüyor.
 
Sadece bunlar mı?
İlahiyatçı Cemil Kılıç, Türkçülük adı altında İsrail bombalarına destek veriyor: “İran’da rejim çökecek, 35 milyonluk Güney Azerbaycan Türk devleti kurulacak. Tebriz’e gidip öz dilimizle türküler söyleyeceğiz. Erdebil’de Şah İsmail’in kabrini ziyaret edeceğiz. Yaşasın Azerbaycan!”
 
Örnekler çoğaltılabilir ancak bu kadarı bile tansiyonumu yükseltti... 
 
Sonuçta insanlık ve yüreği temiz Müslümanlar, saldırgan Siyonist İsrail’in vurulmasından oldukça memnun. Vicdanlar biraz olsun rahatladı. 
 
Bu arada Mısır’a gidip İslam ümmeti ve insanlık adına tavır geliştiren tüm kahramanlara selam olsun.
 
2 milyar Müslüman adına Mısır’a giderek Refah Sınır Kapısı’na dayanmaya çalışan Gazze dostlarına insanlık borçlanmıştır. Allah hepsinden razı olsun. Bir nebze olsun görevini yapabilmiş olmanın izzetini yaşattılar bize.
 
Var olsunlar... Allah hepsini korusun ve kollasın. Büyük bir teşekkür borçluyuz onlara da.
 
Ve Sonuç: İsrail Kaybetti
 
İran-İsrail savaşı nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın, İsrail insanlık nezdinde kaybetmiştir. Yenilmezlik kibri yerle bir olmuştur artık.

Reklam

YORUMLAR

  • 0 Yorum