Adem DOĞANTEMUR

Adem DOĞANTEMUR


Allah İnancımın Koordinatları

09 Temmuz 2025 - 22:44

1- Tüm unsurlarıyla birlikte evrenin, rastgele veya kendiliğinden değil, BİLİNÇLİ BİR TASARIMLA aşkın bir varlık olan Allah tarafından yaratıldığına inanırım…
 
2- Ne Tanrı’nın evrende, ne de evrenin Tanrı’da içkin olduğuna değil, aksine O’nun varlıklardan bağımsız ve onlara özgür iradesiyle hükmettiğine inanırım. Dolayısıyla da PANTEİST veya PANENTEİST düşüncelere olduğu gibi VAHDET-İ VÜCUT düşüncesine de uzağım…
 
3- Allah’ı; evreni yaratarak köşesine çekilen yalnızca İLK MUHARRİK olarak değil, sürekli aktif olarak kabul ettiğimdendir ki O’nun dünyayla ve insanlarla ilişkisinin tarihin belirli dönemlerde gönderdiği elçiler ve kutsal kitaplarla sınırlı olduğunu düşünmem…
 
4- O’nun insanlarla konuşması ve iletişimi ses ve harf kalıplarıyla olmayacağından dolayı, elçiler de dâhil tüm insanlarla yazılımsal olarak bir İRTİBAT AĞINA sahip olduğunu düşünürüm ki bu ağın bilgi sağlayıcıları veya alıcıları içimizdeki peygamber olan AKIL, ZEKÂ ve VİCDANIMIZIN sesidir…
 
5- İşte aralıksız bir gayret ve entelektüel çabayla alıcılarını sürekli faal tutan her insan kendi içindeki elçi vasıtasıyla Tanrısal iletişimi sağlayabilen kimsedir ki bu anlamda harici peygamberler, söz konusu zihinsel çabayı en üst seviye çıkarabilmeyi başarmış insanlardır…
 
6- Ne var ki Allah’ın insanlara iletişimini seçilmiş kimi elçilerle sınırlamak veya onların kalbine ilham ettiği doğruları vahiy kalıbıyla kıyamete kadar nesnel bir kutsallıkla tekleştirmek, Allah’ı iki kapak arasına veya tarihin belirli bir dönemine hapsetmekten başka bir anlam gelmeyecektir. Daha da vahimi bunun anlamı “Allah’ın sözü bitmiştir veya günümüze söyleyeceği bir şey kalmamıştır” demektir ki bu anlayışın örtülü bir DEİZM olduğunu düşünürüm…
 
7- Sadece dünya hayatından ibaret bir yaşamın son derece basit ve anlamsız kalacağından hareketle, bu hayatta yaptıklarımızın iyi veya kötü bir karşılığının olacağı NİHÂİ BİR YAŞAMIN olması gerektiğine inanırım…
 
8- Ancak, bu nihâi yargı gününde Allah’ın bizleri ırkımızın, dinimizin, mezhebimizin vs. ismine ve kimlik kısmına göre değil, yaşantımızın KİŞİLİK kısmına göre değerlendireceğine inanırım...
 
9- Zira Allah’ın SEÇKİN kulları değil, ERDEMLİ kulları olacağından hareketle; yazılımsal olarak öz benliğinde var olan evrensel inanç ve ahlak ilkelerini yaşamına yansıtabilen her ERDEMLİ insanın makbul bir kul ve fıtrat Müslüman’ı olduğunu düşünürüm…
 
 
 
 
 
 

Reklam

YORUMLAR

  • 0 Yorum