Kötülüğün dini ve imanı olmaz. o yüzden kötülük yapanın dini sorulmaz. çünkü hiçbir din kötülüğe onay vermez...
Kötülüğe onay veren bir din varsa bilinen anlamı ile o din sayılmaz... o yüzden bir kurum, olay veya durum üzerinden tekrar cemaatlere vakıflara veya müslümanlara saldırmanın mantığı ve meşru zemini yoktur. bu rezaleti yapan birileri varsa onların düşüncelerine bakılmaksızın en büyük cezayı versinler... ama taktiksel bir derin oyun hikayesi olarak meseleyi dine ve müslümana saldırı amacı ile kullanmak söz konusu ise bu gayri ahlaki bir durum ve müslümanların bu durumu mazur ve meşru görmemesi gerekir... kötülüğün savunulacak bir tarafı olmamalı ve olamaz da...
İnsan sadece sorumluluğu üstlenmek için ve yapılması gereken bir işi yapmak üzere kendini merkeze almalıdır...halk acısını sessizce yaşar. fakat bunu gösterme arzusuna kapılmadan yapmayı başarıyor. ölümler ve düğünler karşısında halkın gösterdiği tepki hep aynı sadeliği gösterir. abartılı olunca zaten olumsuz duygular oluşturur. şimdi de aslında halk bu yaşanan zulüm ve katliamlar karşısında sessizce bir tepki ortaya koymalı ve bunu hissettirmelidir herkese/kesime... Bu zulme ortak olan ve bu zulmü yapanlara verilecek en güzel cevap onların siyaset ve ekonomi üzerindeki oyunlarını bozmaktır. ve halkın vereceği en güzel cevap ise fazla harcamalardan sakınmak ve paylaşmayı öne çıkarmaktır. çözüm burada duruyor....
YORUMLAR