Talip Koktaş / Öğle Uykusu

ÖĞLE UYKUSU
Öğle uykusunda düşler düşler düşler
Mola zili zihninden geçer 
Bir durak ötede sevgili bekler
Koş koş koş bir koşuya bel bağlar
Aynı masada iki ayrı dünya içinde
Düşe koşa yaşar bir öğle arası kadar
Bir kaç saat kahvaltıda yarım kalmış kaşar
İki zeytin karasından gözler
Mesai sonrası kapıdan çıkışı gözler
Aç biilaç kaç harfli dünya, baştan sona sondan başa 
Nereden bakarsan bak ortasında “n” var
İçinde neyin kalacak
Bir öğle uykusu

Uyanmak yanmaktan daha zor zor zor
Bir harfe çakmak çakınca
Çakmak kınından çıkmış olunca
Tek atımlık nefes çıkınında
El mesafesi kadar uzağında
Yok yok yok yoklama çekilişi var
Hayda nerden çıktı bu safsata
Saf saf dizilmiş en saf haliyle esas duruşta
Saatin tik takları ceberut patron
Tik tak tik tak tik tak tik oluyor pardon
Uyanmak yanmaktan bir harf fazla hepsi o
Sus pus sus, kardeş kardeşten uzak
Bir rüya kadar berrak, susmaksızın duyulan merak
Hadi anlat gelene geçene
Düştüğün Yusuf kuyusu