Reklam
Ramazan YÜKSEL

Ramazan YÜKSEL


İyi olmak, iyi kalmak...

20 Ekim 2025 - 08:20

İyi Olmak, İnsanlığın Sessiz Kudretidir

"İyilik ve salih amel, insanın itibarıdır."
İyi insan nasıl olunur bilir misin?; İyi insan irâdeyle olunur!
Çünkü iyilik, öğrenilen bir davranıştan çok, hayat biçimine dönüşen bir iradedir.
İnsanın doğasında hem ışık hem gölge vardır; ama iyi olmak, o gölgelere rağmen ışığı seçme kararlılığıdır.

İyiliğin Kaynakları
İyilik birkaç yoldan doğar.
Kimi insan aile ve çevresinden aldığı terbiye ile iyidir;
kiminde mizacı buna yatkındır, merhamet doğuştan kalbine işlenmiştir.
Ama en değerlisi, kendisi ve çevresine rağmen iyi kalmayı seçen insandır.
Çünkü bu tür iyilik, iradenin eseridir, zor zamanda, adaletsizlik içinde, çıkarın parladığı yerde bile doğruyu seçebilme gücüdür.

İyiliğin Tanımı
İyi olmak; kişilik pusulası şaşmadan insana, hayata ve doğaya fayda sağlamaktır.
Bir insanın veya insanlığın ihtiyacını sezmek, bazen bir yolun ortasındaki taşı kaldırmak, bazen bir kalbi onarmaktır.
İyi insan konuşmaz; eyler.
Efor harcar, yardım eder, projelere dâhil olur, birinin hayatında fark yaratır.
İyiliği bir duygudan çok bir sorumluluk olarak görür.

Yaratılmışa Karşı Sorumluluk
İyi insan sadece insana değil, hayatın düzenine karşı vefalıdır.
Doğaya zarar vermemek için bazen ihtiyacından vazgeçer, bazen konforunu erteler.
Ekosistemin bozulmaması için karar ve davranışlarında daima ölçülüdür.
O bilir ki, bir ağacı korumak da bir çocuğu korumak kadar önemlidir.

İyiliğin Sınırları
İyilik sınırsız olamaz; çünkü sınırsız iyilik, bazen kötülüğü besler.
Gerçek iyilik, adaletle yürür.

Kendi hakkını korumayan, başkasının hakkını da koruyamaz.
İyi insan, başkalarının haksızlıklarını “hoşgörü” sanmaz;
çünkü bilir ki, kötülüğe sessiz kalmak da bir tür ortaklıktır.

İyiliğin Bir Başka Boyutu
İyiliğin bir ölçüsü de, kötülüğe düşmek üzere olanı kurtarmak,
kötülük içinde yaşayanı o bataktan çıkarıp yeniden hayata döndürmektir.
Kötü alışkanlıkları olan birini o alışkanlıktan vazgeçirmek,
bir kalbi karanlıktan aydınlığa taşımak, iyiliğin en yüce şekillerindendir.
İyi insan, sadece yardım eden değil; iyiliği yayan, kötülüğü azaltan kişidir.
Güzel ahlakın örneği olur, hayatıyla anlatır.
Ama bütün bunları yaparken ölçüyü korur; istismara açık hale gelmez,
“iyilik” bahanesiyle israf etmez, savrulmaz.
Her iyiliğin bir sınırı, her fedakârlığın bir dengesi vardır.

İnsanın kaldırabileceğinden fazlasını üstlenmek, bazen iyiliği zayıf düşürür.
Bu yüzden iyilik, yalnızca merhametle değil, ferasetle de yapılmalıdır.
Çünkü gerçek iyilik, hem kalbin hem aklın imzasını taşır.

İyilik, Uhrevi Bir Yatırımdır
İyilik, sadece dünyalık bir davranış değil; uzun vadeli, baki bir yatırımdır.
Zaman zaman duyarız:
“Ben ona bu kadar iyilik yaptım, ama o bana sırt çevirdi.”

Kimse kusura bakmasın, bu söz bir samimiyet ölçüsüdür.

Demek ki o iyilik, karşılık bekleyen bir ticaretmiş, hakiki bir iyilik değilmiş.
Gerçek iyilik, karşılık düşünmeden yapılır.
Atalarımız boşuna dememiş: “İyilik yap denize at; balık bilmezse Hâlık bilir.”

Yani iyiliği samimiyetle, ihlasla yap; yaptığını unut, sonra unuttuğunu da unut.

Çünkü o iyilik artık baki kayıtlara yazılmıştır.
İyilik, görünmeyen bir kayda geçer; o kaydı yalnız Allah okur.


iyilik yaptım diye kimseye poz verme, yoksa ahirete eli boş gidebilirsin!

 

Reklam

YORUMLAR

  • 0 Yorum