NE BOSTAN ESKİ BOSTAN NE DE BOSTANCI…
Son günlerde ruh halimizi en güzel anlatacak cümle “Güleriz ağlanacak halimize” ifadesidir.
Tüm dünyanın, 3. Dünya savaşı arifesinde istim üzerinde olduğu bir zamanda bizler memleketin Şımartılmış Sözde Siyasetçilerinin ve Bürokratlarının gaflarıyla oluşan yapay gündeme cevap vermekle meşgul oluyoruz.
Bizler, çok iyi biliyoruz ki Fedakar İnsanların bedel ödemek suretiyle omuzlarında yükselen siyasi hareketler, Yükselişe geçtikten sonra ilk olarak bedel ödemiş bu fedakarları alaşağı ederler.
Her devrim önce kendi evlatlarını öğütür misali! Bu her devirde böyle olmuştur.
Davaya gönül vermiş Adanmışların yerini Atanmışlar alırlar.
Adanmışların bin bir emek ve gayret ile zirveye taşıdığı Hareketler, sırf Siyasi Referans ile koltuk sahibi olan Atanmışlar tarafından deyim yerindeyse talan edilir.
Samimi Dava İnsanlarını bağlı oldukları hareketten koparan en büyük unsur bu ne idiği belirsiz her devirde Tarlalarını Yağmura taşıyan menfaatperestlerdir.
Türkiye’nin son 25 yılına damga vuran AK Parti hareketinin kimlerin omuzlarında yükseldiğini hepimiz biliyoruz. Oysa bugün hareketin emekçilerinin zirveye taşıdığı harekete en büyük zararı salt Siyasi Referanslarla koltuk sahibi olmuş Sözde Siyasetçiler ve Bürokratlar veriyorlar!
AK Parti, Milli Görüş Çizgisinden gelmiş Anadolu’nun Samimi ve Hasbi insanlarının çoğunlukla yer aldığı bir siyasi oluşumdur.
Bu vesileyle de Anadolu İnancına ve Kültürüne ters düşen her türlü düşünce ve anlayış bu Samimi İnsanların haklı tepkisine sebep oluşturmaktadır.
Dünyanın gözü önünde her türlü vahşetin yaşanmakta olduğu İsrail zulmü altında kan ağlayan Filistin Meselesi yerine başta Sapkın ve Marjinal Grupların savunuculuğunu yapan Zengin Bostancılar bu hareketin gerçek sahiplerine eziyet etmektedirler.
Bir tarafta eşcinsel ilişkilerin yer aldığı filmi iki defa izlediğini gururla dile getiren Özlem ZENGİN diğer tarafta ise Terörist İsrail’in savunucusu Ses Sanatçısı Linet için üzülen Naci BOSTANCI’NIN açıklamaları adeta mazlum Filistin Davasına hançer misali saplandı.
Sözü fazla uzatmaya gerek yok! Bu ve benzer tipler sadece Siyasetin Üst tabaksında değil teşkilatları için de geçerli.
Bunu nereden mi biliyoruz? Görevini dört dörtlük yapan Memur ve Bürokratlar sırf Özlem ZENGİN ve Naci BOSTANCI gibi çizgisi ve istikameti belli olmayan karakterler için makamlarını kaybediyorlar.
Özellikle son yerel seçimlerin sonucu bizlerin ne denli haklı olduğunun en büyük ispatıdır.
Bu nedenle bu harekete zarar veren bu tip çapsızların kendilerinden ziyade Referanslarını sorgulamak gerekir. Bu zavallılara söyleyecek çok fazla söz yok.
Ancak deyim yerindeyse bu insanlara kefil olanların bir daha sözlerine itibar edilmemesi sorunun çözümü için yerinde bir davranış olacaktır.
Ülkenin çok kritik bir süreçten geçtiği böylesi bir zamanda salt siyasi referansları olduğu için liyakat yoksunu birilerine kıymetli koltukları teslim etmek bile bile intihar etmek demektir.
Mühim olan işler yolunda giderken yapılan uyarılardır. Dost acı söyler misali!
Otobüs devrildikten sonra yapılacak olan uyarıların hiçbir kıymetiharbiyesi olmayacaktır.
Selam ve Dua ile…