Ailede Manevi Değerlerin Korunması
Aile, ferdin karakterinin ve inanç yapısının temellerinin atıldığı ilk sosyal yapıdır. Ailede şekillenen değerler; toplumun ahlakî, dinî ve kültürel dokusunu oluşturur. Ancak günümüzde çeşitli sebeplerle aile içi manevi değerler aşınmakta, aile fertleri arasındaki güven, saygı ve sevgi gibi bağlar zayıflamaktadır.
Ailede Manevi Değerlere Zarar Veren Etmenler
Dijitalleşme ve Medya Kirliliği
Televizyon, internet ve sosyal medya platformlarında yayılan içeriklerin önemli bir kısmı aile yapısına ve ahlakî değerlere aykırıdır. Dizilerde normalleştirilen ihanet, alkol, israf ve bencillik gibi tutumlar aile fertlerinin bilinçaltını şekillendirmekte ve özellikle gençleri manevi yönden zayıflatmaktadır.
Bireyselciliğin Aşırı Vurgulanması
Modern yaşam tarzı, ferdin özgürlüğünü kutsamakta, fedakârlık, sabır ve kanaat, diğergamlık gibi aile hayatını sürdüren manevi değerleri zayıflatmaktadır. Bu durum, “önce ben” anlayışı ile aile fertleri arasında dayanışmanın ve hoşgörünün zedelenmesine yol açar.
Dini Bilinç Eksikliği
Aile fertlerinin özellikle çocuk ve gençlerin temel dini bilgi, ibadet alışkanlığı ve ahlaki hassasiyetlerden uzak büyümesi, manevi değerlerin körelmesine neden olmaktadır. Namaz, dua, helal-haram hassasiyeti gibi dinî ibadetlerin hayatın dışına itilmesi bu süreci hızlandırmaktadır.
Ebeveyn Tutarsızlığı
Anne ve babanın söyledikleri ile yaptıkları arasında tutarsızlık olması; örneğin çocuklara yalan söylememeyi öğütleyip kendilerinin bunu sıkça yapması, çocukların manevi değerlere olan güvenini sarsar.
Aile İçi İletişim Eksikliği
Manevi değerlerin aktarılması ve yaşatılması, sıcak, samimi, saygı ve sevgi dolu bir iletişim ortamı gerektirir. Ancak günümüzde ebeveynlerin yoğun iş hayatı, teknolojiye gömülmüş yaşam tarzı, aile fertlerinin birbirini dinlememesi ve paylaşmaması manevi bağları zayıflatmaktadır.
Rol Modellerin Yokluğu veya Yanlışlığı
Aile büyüklerinin ya da toplumdaki öne çıkan kişilerin yanlış yaşam tarzları çocuklar üzerinde olumsuz etki bırakır. Aile içinde örnek alınacak şahsiyetlerin olmayışı manevi değerlere olan ilgiyi azaltır.
Ailede Manevi Değerlerin Korunması İçin Çözüm Yolları
Manevi Eğitime Öncelik Vermek
Aile içinde her yaş grubuna uygun şekilde dinî ve ahlâkî eğitim verilmelidir. Bu sadece bilgi aktarmak değil, yaşantı haline getirmek anlamına gelir. Günlük hayatta dua etmek, ibadet etmek, teşekkür etmek, paylaşmak gibi eylemlerle bu değerler somutlaştırılmalıdır.
Medya Kullanımına Sınır Koymak
Çocukların ve gençlerin izlediği içerikler denetlenmeli, ailecek birlikte izlenebilecek maneviyatı destekleyici filmler, belgeseller tercih edilmelidir. Sosyal medya kullanımı kontrollü hale getirilmeli ve sanal dünyadan çok gerçek aile ilişkilerine zaman ayrılmalıdır.
Aile İçi Manevi Alışkanlıklar Geliştirmek
Haftada bir gün ailece Kur’an okuma, dua etme, birlikte sohbet etme gibi etkinlikler yapılabilir. Ramazan, bayram, kandil gibi özel günlerde birlikte ibadet ve paylaşım alışkanlığı geliştirilmelidir.
Ebeveynlerin Manevi Donanımını Artırması
Anne-babalar öncelikle kendilerini geliştirmeli; okudukları kitaplarla, katıldıkları seminerlerle ve sosyal çevreyle kendi dini, ahlaki ve psikolojik gelişimlerini desteklemelidirler. Çünkü çocuklar en çok anne babalarının hal ve tavırlarından etkilenir. Yani söylemden öte eylemlerinden etkilenir.
Sade ve Şükür Odaklı Bir Yaşam Biçimi Benimsemek
Aile içinde lükse, tüketime ve gösterişe değil; kanaate, şükre ve paylaşmaya dayalı bir yaşam biçimi tercih edilmelidir. İsraf yerine sadelik, bencillik yerine yardımlaşma kültürü yerleştirilmelidir.
İyi Rol Modeller Sunmak
Aile büyükleri, toplumun önde gelen değerli şahsiyetleri (örneğin peygamberler, sahabeler, alimler) çocuklara anlatmalı ve onların hayatlarından dersler çıkarılmasını sağlamalıdır. Bununla birlikte, aile içinde de olumlu örnek davranışlar sürekli pekiştirilmelidir. Ayrıca yaşayan rol modeller ziyaret edilmelidir. Böylece onlarla güçlü bir bağ kurarak değerlerini öğrenmesi daha kolay olacaktır.
Manevi değerler, bir ailenin yalnızca bugünkü huzurunu değil, gelecekteki psikososyal sağlamlığını da belirleyen temel yapı taşlarıdır. Bu değerlerin korunması, ancak samimi bir çabayla ve süreklilik arz eden bir yaklaşımla mümkündür. Aileler hem bireysel gelişimlerini hem de aile içi ilişkilerini manevi temeller üzerine inşa ettiklerinde, güçlü bir medeni toplumun da temellerini atmış olurlar. Bu sebeple, her ferdin “benim, ailemden başlayarak toplumun manevi dirilişine katkım ne olur?” sorusunu kendine sorması ve bu doğrultuda adım atması gerekmektedir.
adnankalkan01@gmail.com